AVRASYACILIK ULUSAL BİR POLİTİKA OLMA YOLUNDA
"Aydınlık": Son zamanlarda Rusya’da ne gibi gelişmeler yaşandı?
Pavel Zarifulin: Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinde Avrasyacılık yükseliyor. Rusya’da da Avrasyacılık ulusal bir politika oldu. Mesela Putin’in yardımcılarından Surukov, yazdığı son makalesinde Avrasyacılığa atıfta bulundu. Surukov’a göre Avrasyacılık her geçen gün Rusya’nın dış politikası olmaya başladı. Tabii Amerikan hegemonyasından rahatsız olanlar bu durumdan çok memnun. Birkaç sene önce hayalini bile kuramadığımız gelişmeler oluyor. Avrasya Televizyonu kuruldu örneğin. Diğer taraftan gençler, yaşlılar arasında Avrasyacılık fikri yayılıyor. Avrasyacılık kendisini ekonomide de hissettiriyor.
Yeni politika sağı ve solu birleştiriyor. Nasyonal Bolşevikler ve Tataristan’da gördüğümüz Türk milliyetçiliğinden etkilenen “Bozkurtlar” birlikte hareket ediyorlar. Birkaç gün önce Avrasya Entelektüel Kongresi’ni yaptık. Bu bir gençlik kongresiydi ve çok geniş bir coğrafyadan temsilciler katıldı. Çok parlak tebliğler sundular.
LİBERALLER SAHTE AVRASYACI
"Aydınlık": Avrasyacılığa karşı eğilimler var mı?
Pavel Zarifulin: Liberaller ve ırkçılar. Liberaller tamamen hezimete uğradı diyebiliriz. Onların yerini Avrasyacılar ve yurtsever güçler almaya başladı. Liberaller para spekülasyonları, dolar spekülasyonları, petrol spekülasyonları üzerinde hareket ediyorlardı. Şimdi onlar da sahtekarca Avrasyacı gibi görünüyorlar. Bunu Avrasya coğrafyasındaki müthiş ekonomik potansiyeli ele geçirmek için yapıyorlar. Esas amaçları Putin’in reformlarını sabote etmek, baltalamak. Ama başaracak güçleri yok.
TEHLİKELİ ANLAYIŞ: KÜÇÜK OLSUN BENİM OLSUN
"Aydınlık": Esas tehlike ırkçılar mı?
Pavel Zarifulin: Reformları tehlikeye atacak ikinci sorun ırkçılık. Ne yazık ki bazı bürokratlar tarafından destekleniyor. Irkçılar, Rusya’nın etki alanlarından vazgeçmeyi öngörüyor. Örneğin “Özbekistan’ı, Kafkasları bırakalım, buralar bize lazım değil. Sadece Rusların yaşadığı bölgelere çekilelim, bırakalım kim ne yapıyorsa yapsın” gibi tehlikeli bir anlayışları var. Aynı süreç Yugoslavya’da yaşandı. “Bize büyük Yugoslavya lazım değil, küçük olsun bizim olsun” anlayışı...
2008 SEÇİMLERİ
"Aydınlık": Devlet başkanlığı seçimlerine gelirsek...
Pavel Zarifulin: 2008’de iki kuvvet yarışacak. Liberaller zaten kaybetti, Avrasyacılara ve yurtseverlere karşı bir şansları yok gibi görünüyor. Yarış, Avrasyacılarla ırkçı Ruslar arasında olacak. Irkçı Rusların kazanması halinde belki iç politikada liberallerle ayrışacaklar ama dış politikada liberaller ile tamamen örtüşen bir politika izleyeceklerdir. Diyeceklerdir ki; “Türkiye ile iyi ilişki kurmak bizim neyimize, biz doğrudan Amerika’yla iyi ilişkiler kuralım.”
AMERİKA İLE SOĞUK SAVAŞ TEKRAR BAŞLADI
Amerika ile soğuk savaş tekrar başladı. Ukrayna’da çok ciddi bir kapışma yaşanıyor. Rusya Ukrayna’da kendi çıkarlarını savunan çok sert çıkışlar yapıyor. Çin ile çok yakın ilişkiler kuruldu ve kurulmaya devam ediliyor. Bu politika, Avrasyacıların kazanması ile çok daha ileri gidecek. Irkçılar kazanırsa her şey değişir. Bunca çaba boşa gider, ilişkiler kitlenir. Irkçılığın gelişmesi, Rusya’nın çökmesine yol açar.
"Aydınlık": Seçimler son derece önemli yani...
Pavel Zarifulin: Rusya tekrar bir yol ayrımına geldi. Aynı Putin öncesinde olduğu gibi. Rusya önünde sonunda Avrasyacı çizgiyi tamamen kabul edecek. Çünkü bu kadar büyük bir ülkeyi, bu kadar yoğun nüfuslu bir ülkeyi Avrasyacılık dışında bir şeyle yönetemezsiniz. Irkçıların kazanması hem Rusya’ya hem Avrasya’ya zaman kaybettirir.
AMERİKA, RUS IRKÇILIĞINA MALİ DESTEK VERİYOR
"Aydınlık": Irkçıları kim destekliyor?
Pavel Zarifulin: Rus ırkçılığına Amerika çok ciddi bir şekilde mali destek veriyor. Muhtemelen bazı etnik çatışmalar kışkırtılıyor. Örneğin Kafkas halklarına veya Rus olmayan halklara karşı saldırılar gerçekleştiriliyor. Aslında bu oyun Amerika’nın bildiğimiz tipik oyunu. Nasıl Varşova Paktı yıkıldı, nasıl Yugoslavya’yı böldülerse, Rusya’da da bu oyunun başka bir çeşidini görüyoruz. Amerika şimdi de ırkçılığı destekleyerek iç kargaşa çıkarmaya çalışıyor. Aleksandır Borkoşov’un başkanlığındaki Rusya Milli Birliği ve ona destek olan Dimitri Rogozin’in hareketleri dikkat çekiyor. Tabii iktidar, bu Rus ırkçılığını ezmeye çalışiyor. Ancak Rus istihbaratı içinde kuvvetleri var. Yoksa şimdiye kadar çoktan ortadan kaldırılırlardı.
Putin ve ekibi ile Moskova Belediye Başkanı Ruşkov gibi isimler Avrasyacı çizgideler. Fakat bunların Avrasyacılık bilinci tam olarak yerine oturmamış. İşte biz bu yüzden Entelektüel Avrasyacılık Kongresi gibi kongreler topluyoruz. Bu tip kongrelerle ve eğitim çalışmalarıyla Avrasyacılık fikrine destek olacak bir “yeniçeri” ordusu yaratılacak. Avrasya Birliği’ne Amerika’yla çıkar çatışması olan Avrupa Birliği’ni de katmak istiyoruz.
TÜRKİYE, RUSYA VE İRAN BİRLEŞSE, BÜTÜN SORUNLARI ÇÖZERİZ
"Aydınlık": Rusya’nın Avrasyacılık fikrinde Türkiye’nin yeri nedir?
Pavel Zarifulin: Rusya sadece Türkiye ile birlikte hareket ederek bile bölgemizde Amerika’nın yaratığı sorunları çözebilir. Balkanlar’da ortak hareket ederek ve Avrupa’dan da sağlıklı insanlar bularak Kosova-Sırp problemleri çözülebilir. Kafkaslar’daki problemler de Rus-Türk işbirliğiyle çözülebilir. Ortadoğu’da Amerikan hegemonyasına karşı Türkiye ile Rusya, İran’ı da yanlarına alarak birçok sorunun üstesinden gelebilirler. Atatürk, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra “Kafkas Seddi’ni yıkmamız lazım” demişti. Aynı Kafkas Seddi, Amerika tarafından bugün yine oluşturuluyor. Türkiye, İran ve Rusya birleşerek bu Kafkas Seddi’ni yıkmalı. Türkiye ile Rusya, İsrail-Arap sorununda bile etkili olabilir. Türkiye Arap dünyasındaki, Rusya İsrail üzerindeki etkisini kullanabilir. Yeter ki Amerikan tarafı bu işin dışında bırakılsın. İsrail’de de bu süreci destekleyen insanlar var.
"Aydınlık": Kıbrıs’ta nasıl bir işbirliği yapılabilir?
Pavel Zarifulin: Rusya, Güney Kıbrıs ile, Türkiye de Kuzey’le ilişkilerini kullanır. Zaten, Amerika girmemiş olsaydı, çoktan bu işler çözülmüş olurdu. Ama geç kalınmış değil. Çok açık söyleyeyim, Güney Kıbrıs’ta İngiliz üsleri değil Rus ve Türk üsleri olması lazım.
KUTU:
Devlet başkanlığına en yakın isim “Ayıoğlu”
Başlık itici gelebilir ama, Ruslar ayıyı milli hayvanları olarak görüyorlar. Zarifulin’le sohbet sırasında kendisine Rusya’da Putin’den sonra devlet başkanlığına en yakın ismin kim olduğunu sorduk. Zarifulin “En yakın isim, milli politikaları uygulamaktan sorumlu Başbakan Yardımcısı Dimitri Medvedev” deyince bir gülüşme yaşandı. Medved’in Türkçe karşılığı ayı. Kelimenin sonuna konan “ev” takısı ise Türkçede “oğlu” anlamında kullanılıyor. Dolayısıyla Medvedev “ayıoğlu” anlamına geliyor. Zarifulin neden güldüğümüzü anlayınca, Türklerdeki Kurdoğlu soyadını anımsatarak, Rusya’da da kurdun pek sevilen bir hayvan olmadığını belirtti. Dahası Zarifulin, “Medvedev’in devlet başkanı olması çok iyi olacak. Soyadıyla da Rusya’yı temsil edecek” dedi.
